Pencere camına dahil edilebilen yarı saydam güneş pilleri, artık çatıdaki güneş panelleri kadar verimli oluyor.
Pencere camına dahil edilebilen yarı saydam güneş pilleri, artık çatıdaki güneş panelleri kadar verimli.
Güneşten enerji toplayabilen pencereler birkaç yıldır var ancak henüz bir binanın enerji maliyetlerini azaltmaya yardımcı olmuyorlar.
Güneş pili teknolojisindeki yeni buluşlarla birlikte pencereler yakında verimli bir şekilde elektrik üretecek.
Avustralyalı bilim insanları, ışığın geçmesine izin verirken elektrik üreten yeni nesil perovskit güneş pilleri üretmeyi başardılar.
Şu anda Avustralya'nın en büyük cam üreticisi Viridian Glass ile yeni teknolojinin nasıl ticari ürünlere dönüştürülebileceğini araştırıyorlar.
Bu teknoloji, bina tasarımında devrim yaratarak pencereleri aktif güç jeneratörlerine dönüştürecektir.
aştırmacılar, 2 metrekarelik güneş penceresinin standart bir çatı güneş paneli kadar elektrik üreteceğini söylüyor.
Yarı saydam güneş pilleri fikri yeni değildir, ancak önceki tasarımlar çok pahalı, değişken veya verimsiz oldukları için başarısız olmuştur.
Monash Üniversitesi'nden Profesör Jacek Jasieniak ve ekibi ile CSIRO (Avustralya'nın ulusal bilim ajansı) farklı bir yaklaşım benimsedi.
Ultraviyole ve görünür ışığı elektriğe verimli bir şekilde dönüştürebilen perovskit kullananılan hücrelerde, çok düşük stabilite gösteren bir güneş pili bileşeninin (Spiro-OMeTAD) yerine bir polimere dönüştürülebilen organik bir yarı iletken seçtiler
Exciton Science ve Monash Üniversitesi'nden Profesör Jacek Jasieniak, "Çatıdaki güneş enerjisinin dönüşüm verimliliği yüzde 15 ila 20 arasında. Yarı saydam hücreler, gelen ışığın yüzde 10'undan fazlasını iletirken, yüzde 17'lik bir dönüşüm verimliliğine sahiptir. Uzun zamandır elektrik üreten pencerelerin olması bir rüyaydı ve şimdi olması mümkün görünüyor" dedi.
Güneş pencereleri 1 metrekarede 140 watt elektrik üretebilir
Güneş enerjili pencereler bina sahipleri ve sakinleri için bir nimet olacak ve mimarlar, inşaatçılar, mühendisler ve planlamacılar için yeni zorluklar ve fırsatlar getirecek.
Jacek, “Bir değiş tokuş var. Güneş pilleri daha fazla veya daha az şeffaf hale getirilebilir. Ne kadar şeffaf olurlarsa, o kadar az elektrik üretirler, bu da mimarların düşünmesi gereken bir şey haline gelir” dedi.
Yetkili, mevcut camlı ticari pencerelerle aynı derecede renklendirilmiş güneş pencerelerinin metrekare başına yaklaşık 140 watt elektrik üreteceğini de sözlerine ekledi.
Yarı saydam güneş pili teknolojisinin ilk uygulaması muhtemelen çok katlı binalar olacaktır.
Yüksek binalara yerleştirilen büyük pencerelerin yapılması pahalıdır. Yarı saydam güneş pillerini bunlara dahil etmenin ek maliyeti marjinal olacaktır.
Jacek, "Ancak ekstra harcamada bile bina elektriği bedava oluyor! Bu güneş pilleri, binalar hakkında düşünme şeklimizde ve onların çalışma biçiminde büyük bir değişiklik anlamına geliyor. Şimdiye kadar her bina pencerelerin temelde pasif olduğu varsayımı üzerine tasarlandı. Şimdi aktif olarak elektrik üretecekler. Planlamacılar ve tasarımcılar, duvarların güneşi yakalama yöntemini optimize etmek için binaları sitelere nasıl yerleştirdiklerini yeniden düşünmek zorunda kalabilirler” şeklinde ifade etti.
Çalışmadaki baş yazar Dr. Jae Choul Yu, yeni bir tasarımda dönüşüm verimliliğini artırmak istiyor.
"Bir sonraki projemiz ardışık bir cihaz" dedi. "Alt tabaka olarak perovskite güneş pilleri ve üst tabaka olarak organik güneş pilleri kullanacağız." Ve son zamanlarda gördüğümüz gibi, tandem güneş pilleri çok verimli olabilir.
Jacek, ilk ticari yarı saydam güneş pillerinin ne zaman piyasaya çıkacağına gelince, “teknolojinin ölçeklendirmesinin ne kadar başarılı olacağına bağlı olacak, ancak 10 yıl içinde oraya ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.
Kaynak: excitonscience.com
Fotoğraf: Patrick Tomasso /
Sanayide yaygın kullanılan hidrojen, konutların ısıtılmasında ilk kez denenecek ve sürdürülebilir enerji arayışı konusunda çalışmalara ağırlık veren Hollanda'da yılbaşından itibaren bazı konutlar hidrojenle ısıtılmaya başlanacak.
Sadece su ve sürdürülebilir yolla elde edilen elektrikten üretilen hidrojen, doğalgazın yeni alternatifi olacak. Hidrojen, yanarken karbondioksit açığa çıkarmıyor. Bu nedenle "çevre dostu" bir yakıt olarak biliniyor.
Sanayide yaygın bir şekilde kullanılan hidrojen, konutların ısıtılmasında ilk kez denenecek.
BBC Türkçe'den Yusuf Özkan'ın haberine göre, Hollanda'nın ikinci büyük kenti Rotterdam'a bağlı Rozenburg ilçesindeki bir site, yılbaşından itibaren hidrojenle ısıtılacak. Bir kaç ayrı bloktan oluşan siteye, hidrojenle çalışan iki yeni merkezi ısıtma kazanı kuruldu. Binanın dışında geçici olarak kurulan bir depoda elde edilecek hidrojen, ısıtma kazanlarına aktarılack.
Proje yöneticisi Albert van der Molen, Hollanda Televizyonu'na (NOS) yaptığı açıklamada, "Sadece bunun mümkün olduğunu göstermek istiyoruz" dedi.
Uzmanlara göre, sadece su ve sürdürülebilir yolla elde edilen elektriğe ihtiyaç duyulduğu için, hidrojenin üretilmesi çok kolay. Yanarken karbondioksit salgılamadığı için de, çevre kirliliği yaratmıyor. Bu nedenle doğalgazın en önemli alternatifi olarak görülüyor.
Güvenlik sorunu
Ancak hidrojenin patlayıcı bir madde olması, akıllara hemen güvenlik sorununu getiriyor. Proje yöneticisi van der Molen'e göre, evlerin hidrojenle ısıtılmasında hiçbir güvenlik sorunu yok.
Doğalgazın da patlayıcı bir madde olduğuna işaret eden van der Molen, doğru tedbirlerle, doğalgazdaki gibi hidrojende de tehlikenin önlenebileceğini vurguladı.
Enerji şebekesi yöneticisi David Peters de, her türlü sürdürülebilir çözüme ihtiyaç duyduklarını belirterek, mevcut gaz boru hattının büyük olasılıkla hidrojen için de kullanılabileceğini söyledi.
Hidrojenin üretimindeki enerji kullanımının en aza indirilmesi için arayışlar sürüyor. Bu nedenle, ürünün konutların ısıtılmasında yaygın bir şekilde kullanımının biraz zaman alabileceği belirtiliyor.
Kaynak: bbc.com
Fotoğraf: pexels.com
Polat Holding ve İş Bankası Grubu’nun yatırımcısı olduğu Maxis Temiz Enerji Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, yenilenebilir enerji alanında geçekleştirdikleri anlaşma ile güçlerini birleştirdi. Devir sözleşmesi sonrasında Polat Holding ile Maxis Girişim, AP Enerji’de yüzde 50-50 ortak olacak.
Başta enerji olmak üzere yurt içinde ve dışında birçok sektörde faaliyet gösteren Polat Holding, yeni işbirlikleriyle konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Son olarak Polat Holding, 16 Eylül’de Maxis Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi A.Ş. Temiz Enerji Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile pay devir ve ortaklık sözleşmesi imzaladı. Konuya ilişkin Rekabet Kurumu’na başvuru yapılırken, devir sözleşmesi sonrasında Polat Holding ve Maxis Girişim, AP Enerji’de yüzde 50-50 ortak olacak.
AP Enerji, Polat Holding’in enerji sektöründe hayata geçireceği rüzgar ve güneş enerjisi ile ilgili projelere iştirak etmek amacıyla çatı şirket olarak 2011’de kuruldu. Enerji sektöründe Polat Enerji ile 20 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren Polat Holding, Kanadalı ve Fransız ortaklarından 3 ay önce hisselerinin tamamını satın alarak şirketin yüzde 100 sahibi olmuştu.
“Sürdürülebilir bir gelecek yaratmak için çalışıyoruz”
Konuya ilişkin açıklama yapan Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat, “Polat Holding olarak faaliyet gösterdiğimiz her sektörde sürdürülebilir bir gelecek yaratmak için çalışıyoruz. Küresel olarak, iklim krizinin etkilerinin tüm dünyada her geçen gün daha fazla hissedildiği bir döneme maalesef hepimiz şahit oluyoruz. Bu noktada yerli, yenilenebilir ve temiz enerji yatırımlarına daha fazla odaklanmak zorundayız. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yaptığımız yatırımlarla insanlığın önündeki en büyük kriz olan iklim değişikliği ile mücadeleye destek verirken ülkemizin iklime uyum politikalarına ve sürdürülebilir kalkınmasına da katkıda bulunuyoruz. Bu alandaki RES ve GES yatırımlarımızı hem yurt içinde hem yurt dışında büyütüyoruz. Bu yatırımlarımızın yanı sıra diğer temiz enerji kaynakları için de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Maxis Girişim ile yenilenebilir enerjide yaptığımız bu büyük ortaklığın her iki kurum, sektör ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum.” ifadelerini kullandı.